soğuk bir çay masamda ve kağıt kalem

 Sevgi "insanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu. diye tanımlanmaktadır Türk Dil Kurumu Sözlüğünde.      Sevmek, hissedilen bir eylem. Sevgi, sevmek somut bir şey değildir. Onu somutlaştıran uğruna verilen mücadele ve fedakarlıklardır.     Ve h er insan karşılık görmek ister sevgisi için yaptıklarına. Yazımın ilk bölümünde iki kişinin biri birini sevmesi yani karşılıklı sevgi neyi öğretir onun üzerinde durmak istedim.      Karşılıklı sevgi varsa sevgi, saygı, güven var ise (aslında arada ben arada sadece sevgi olduktan sonra saygı ve güvenin geleceğine inanıyorum çünkü, insan sevdiğine saygıda duyar ona güvenir de") öğretir size zorlukları birlikte daha kolay aşılacağını, huzuru ve bu huzurun bozulmaması için neler yapılması gerektiğini.      Ama yaptığın fedakarlıklar vermiş olduğun mücadele görülmüyorsa, sevmek yine öğretti sana aslında. Bir süre için acır, kendini değersizmiş hi...

  “Buda geçer yahu” bu söz hayatın özeti gibi hayatta her şeyin geçici olduğu ve hayatın kısalığını belirtmek için söylenmiş bir deyiş. Bu cümle aslında bütün duyguların hayatımızda eşit miktarda var olduğunu ve hiç birinin kalıcı olmadığı anlamına geliyor. Evet hayatta hiç bir şey sandığımız kadar uzun sürmüyor geçmez sadığımız acılar geçiyor bitmez sandığımız sevgiler bitiyor hatta mutluluk bile ömür boyu sürmüyor. Hayat üzülmek ve acı çekmek için çok kısa. Hastanelerde buna birçok örnek var, mesela bir hasta vardı henüz 8 yaşında küçük bir çocuktu. Geçirmiş olduğu kaza sonucu komaya girmişti. Annesi, babası, kardeşi perişan haldelerdi çünkü ortada kocaman bir belirsizlik vardı ve beklemekten başka bir şey gelmiyordu ellerinden. Doktorlar her an her şeyin olabileceğini, komadan çıkmasının bir mucize olacağını, çıksa bile yürüyemeye bileceğini ya da hafıza kaybı yaşaya bileceğini söylüyorlardı.   Aile en zor dönemlerinin birini yaşıyordu.   Aradan otuz yıl geçti ve o...

          Bugün biraz ahlak felsefesinden yola çıkarak “Saygı” konusuna değinmek istiyorum. İlk başta Ahlak felsefesini tanımlamaya çalışalım, insan yaşamındaki kurallar, değerler, yargılar ve düşünceler ile ilgilenen bir felsefe dalıdır. Bu kısa tanımdan sonra asıl üstünde konuşmak istediğim Ahlak felsefesinin de değerlerden biri olan “Saygı” konusunu önce tanımlarla belirterek yazımın ikinci kısmında kendi düşüncelerimden söz etmek istiyorum. Türk Dil Kurumuna göre saygı iki türlü tanımlanmıştır “birinci tanım Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu; hürmet, ihtiram: ikinci tanım olarak ta Başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu.” Olarak verilmiştir. Felsefi olarak birçok düşünür tarafından görüşler öne sürülmüştür. Bir sosyal psikolog, psikoanalist, sosyolog ve filozof olan Erich Fromm (1900-1980) saygı ile ilgili şunları söyler: “Sayg...

TUTAMIYORUM Zaman geçiyor Hayat gözümün önünden Akıp gidiyor tutamıyorum. Zaman geçiyor Ömür bitiyor Ve ben onu tutamıyorum Aylar geçiyor Yılar geçiyor Zaman geçiyor Tutamıyorum

Yıllar önce  İtalyan arkadaşım Andrea bana sormuştu “Can hayatın amacı ne sence?” diye. Ben bir süre düşündükten sonra mutluluk demiştim. Herhalde cevabımı çok genel bulduğu için beğenmemiş. Bende o zaman içimden “bana hayatın amacını soruyor benim şu andaki amacımı sormuyor o zaman daha genel bir cevap vermeliyim” diye düşünüyordum çünkü hayatta bir amaç olması bana bir yarım kalmışlık geliyordu çünkü yapmak istediğini yaptığında amacına ulaşıyordun ve sonrada yapacak bir şeyin kalmaması bana saçma geliyordu.  Aradan yıllar geçti bir sürü kitap okudum Sokrates, Platon, Seneca, Farabi vb. Sonra fark etim ki hayatın amacı mutlu olmak evet insanların hayatlarında bir çok amacı oluyor bu amaçları gerçekleştirdikçe insan mutlu oluyor. Herkesin farklı farklı amaçları vardır. Herkesi mutlu edecek şey içinde yaşadığı şartlara ve çevresel faktörlere göre değişir, fakat herkes mutlu olmak için yapar her şeyi. Bazen de mutlu ettiği için mutlu olur insan. Amaç kelimesi Türk Dil Kur...

Bugün biraz kendi düşüncelerimden söz etmek istiyorum. Hayatın bendeki anlamı, insan nasıl yaşamalı. Ben kimseye  tavsiye verecek değilim ama kendimce doğru bir şekilde yaşamaya çalışıyorum.  Hayat nedir diye sorsalar bana, mücadeledir derim. İnsan herşey için mücadele etmeli maalesef mücadele olmadan hiç bir şey olmuyor. Mücadele dediğim bazen çok çalışmak, bazen de, mesela hastanede yatan insanlar için yaşama tutunabilmek bir mücadeledir. Ne istiyorsanız hayatınızda onun gereği için çaba göstermeniz gerekir.  Bazen mücadele verdiğin halde olmaz. O zamanda elinden geleni yaptığının farkında olup "ben elimden gelen herşeyi yaptım ama olmadı" diye bilmelisin. Her zaman başarılı olamaz insan elinden geleni yapmış olmanın vermiş olduğu gurur diye birşey var. Sen mücadeleni verdin ve aslında başarısız olmadın öğrendin. Yoluna devam et başarısız olduğunu düşündüğün zaman başarısızsın aslında.