Saygı

        Bugün biraz ahlak felsefesinden yola çıkarak “Saygı” konusuna değinmek istiyorum. İlk başta Ahlak felsefesini tanımlamaya çalışalım, insan yaşamındaki kurallar, değerler, yargılar ve düşünceler ile ilgilenen bir felsefe dalıdır. Bu kısa tanımdan sonra asıl üstünde konuşmak istediğim Ahlak felsefesinin de değerlerden biri olan “Saygı” konusunu önce tanımlarla belirterek yazımın ikinci kısmında kendi düşüncelerimden söz etmek istiyorum. Türk Dil Kurumuna göre saygı iki türlü tanımlanmıştır “birinci tanım Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu; hürmet, ihtiram: ikinci tanım olarak ta Başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu.” Olarak verilmiştir. Felsefi olarak birçok düşünür tarafından görüşler öne sürülmüştür. Bir sosyal psikolog, psikoanalist, sosyolog ve filozof olan Erich Fromm (1900-1980) saygı ile ilgili şunları söyler: “Saygı, özgürlüğün bulunduğu yerde vardır.”

    Bu günlerde şunu fark ettim birinin fikir ya da düşüncesine uygun olmayan bir düşüncenizi belirttiğiniz anda saygısız, cahil gibi eleştirilere maruz kalıyoruz maalesef. Aslında herkes kendi düşüncesini belirtmekte özgürdür. Bir insanın saygısız, cahil olmasının ölçütü kendi düşüncesini belirtmesi veya karşısındaki kişi ile aynı düşünceyi paylaşmıyor olması değildir. Sırf bir insan kendi düşüncesini söyledi, bunu savundu diye saygısızlıkla suçlanması çok ağır bir eleştiridir. Toplumumuzda birde şöyle bir algı var saygı sadece büyüklere gösterilir ben buna katılmıyorum her insan her insana saygı göstermeli.

        Sözlerimi Türk felsefeci ve akademisyen İoanna Kuçuradi’nin (düşüncesine benimde katıldığım) “Fikirlere saygı duyulmaz, insanlara saygı duyulur. Fikir değerlendirme konusudur.” sözüyle bitirmek istiyorum

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

DİNLE, ANLA

Ferdi ZEYREK